İkinci Bayezid devri ilim adamlarından Müderris Mevlana Mehmed Neşri tarafından Kitab-ı Cihannüma adı altında telif edilmiştir. Hicri 898 ( M. 1492) yılında tamamlanarak padişaha sunulduğu tahmin ediliyor. “Neşri Tarihi” adı altında tanınan eser, 14. ve 15. yüzyıl Osmanlı tarihi olayları hakkında, çağdaşı diğer yazma Osmanlı tarihlerine nazaran daha detaylı ve çeşitli bilgiler vermektedir.
Sitti Mükrime Hatun (1435 – 1484)
Dulkadir topraklarından Osmanlı Sarayına gelin giden dördüncü Hanım Sultandır. Dulkadır hükümdarlarından Süleyman Bey’in güzellikleriyle ün salmış beş kızından biridir. 15 Aralık 1449’da görkemli bir düğünle Padişah II. Murat’ın oğlu Veliaht Mehmet (Fatih Sultan) ile evlenmiştir. Fatih Sultan Mehmet’in yedi eşinden üçüncüsüdür.
Neşri Tarihi kitabının Türk Tarih Kurumu adına, Faik Reşit Ünat ve Mehmet A. Köymen tarafından 1949 yılında yapılan tıpkıbasım neşrinde bu evliliğin başlangıcına dair hikayeyi sizlerle paylaşacağız.
Hikayet-i Tezvic-i İbnuhu Mehmed bi binti Süleyman bin Dulkadir
Rivayettir ki, Sultan Murad Kosova gazasından dönüp, Edirne’ye geldi. Halil Paşa’ya eyitti: “Dilerim ki, oğlum Mehmed’i everem. Şol Dulkadir oğlu Süleyman Bey bir hoş Türkmendir. Bizimle hayli sadakat ve dostluk eder, Anın kızını almak isterim.” dedi. Halil Paşa, “Nola Sultanım, layıktır.” dedi.
Derhal Amasya’dan Hızır Ağa’nın hatununu gönderdiler. Elbistan’a Süleyman Bey’e vardı, kız dileyu. Süleyman Bey’in ol vakit beş kızı var idi. Cümlesini bu hatunun önüne getirdiler. Hatun birini beğenip, eline yapışıp, iki gözlerinden öpüp, parmağına iklim haracı değer hatem-i cevheri geçirip, andan Hünkar’a gelip, Süleyman Bey’in keremini ve ita’atını ve kızının hüsnünü ve hulkunu haber verdi.
Andan Sultan Murad kabul edip, tekrar Hızır Ağa’nın hatuniyle Rum ayanlarının hatunlarını ayan Beyleriyle koşup, gönderdi. Ve Süleyman Bey dahi bunlara karşı gelip, azim hürmetler edip, dünürleri izazla kondurup, lütufla törelerince ağırladı. Ve kızı, Hızır Bey’in hatununa teslim edip, gönderdi. Hatun dahi gelini alıp, Edirne’ye getirdi.
Hünkar geline bi-kıyas cihaz ita etti. Şöyle ki, getirdiği cihaz anın katında muzmahil oldu. Andan düğün etmeğe etraf beylerini davet ettiler. Andan cemi beyler ve kadılar ve alimler, fakirler ve hass ü âm anda cem olup, Hünkar’ın inamatiyle fakirler bay olup, nimete müstağrak oldu.